fbpx

Ülkemizde Yayıncılık

Ülkemizde yayıncılık

Makale: Yılmaz Ali

ÜLKEMİZDE YAYINCILIK

Edebi eser yayıncılığı bir ulusun kültürünü nesilden nesle taşınması bakımından çok önemli bir misyona sahiptir. İçinde bulunduğumuz Covid-19 süreci ve hemen akabinde gelen astronomik döviz kuru atışı ne yazık ki bütün girdileri döviz üzerinden olan yayıncılık sektörüne ciddi bir darbe vurmuştur. Oysa bu denli önemli bir misyonu üstlenen yayıncılık sektörünün devlet eliyle teminat altına alınması gerekir.

Fakat bütün bu olumsuzluklara rağmen resmi kaynaklar yayıncıların üretmeye devam ettiklerini ortaya koymaktadır. Örneğin Yayıncılar Telif Hakları ve Lisanslama Meslek Birliği’nin (YAYBİR) açıkladığı Ocak 2022 verilerine göre Türkiye’de toplam 21 milyon 192 bin 225 adet kitap basıldı. Bu sayı geçtiğimiz yılın aynı döneminde 26 milyon 490 bin 859 adetti.

Son iki yılın aynı dönemlerini baz aldığımızda yayıncılık sektörünün yaklaşık %20 daralmaya görmekteyiz. Konu hakkında acil önlem tedbirleri alınmadığı takdirde yayıncılık dünyası ile birlikte edebi eser üretimi ve yazılı kültürün daha derin krizlerle karşı karşıya kalacağı kaçınılmaz.

Yayıncıların kullandıkları kâğıt, tutkal, mürekkep ve makine gibi ithal girdilerin fiyatlarına son bir yıl içinde ortalama %100 oranında zam gelmiştir. Dolayısıyla maliyetlerdeki artışlar ister istemez kitap fiyatlarına da yansıyor.

Sektörün ayakta kalabilmesi ve krizin daha az hasarla atlatılması hükümetin alacağı hızlı önlemlere bağlıdır.

Yayıncıların hükümetten başlıca talepleri; kâğıtta sübvansiyon mekanizmasının acilen devreye girmeli ve sertifikalı yayınevleri kâğıt alırken sübvansiyonlardan yararlanmalı. Öte yandan yazar ve yayınevleri için büyük tehdit oluşturan basılı ve elektronik kitaplarda korsan üretimin önüne geçilmeli ve izinsiz paylaşımlar önlenmeli. Bir diğer önemli husus ise yayıncılık sektörünün finansal açıdan desteklenmesidir.

 

Yılmaz ALİ